Kıdem Tazminatı Uygulaması Değişmeli mi?


Kıdem Tazminatı Uygulaması Değişmeli mi?

Değerli okurlar,
Kıdem tazminatı; çalışan işçinin hizmet süresi boyunca verdiği emeğin karşılığını almasını sağlayan yasal bir sistemdir.
İşçi için kıdem tazminatı, kimi zaman emeklilikteki alınacak evin peşinatı, kimi zaman evlilik yaşına gelmiş çocuğunun düğün parası gibi gerçekleştirilmeyi bekleyen hayallerin aracıdır. İşveren için ise yıllarca emek vermiş, işi öğrenmiş kalifiye işçisinin şirketine bağlılığının en önemli araçlarından biri olduğu gibi aynı zamanda işçinin iş yerinde disiplinli çalışmasını sağlayan bir araçtır.
Her ne kadar bazı eksik yönleri olsa da bugünkü kıdem tazminatı uygulaması hem işveren hem de işçi tarafından kabul edilen ve benimsenen bir uygulamadır.
Ancak, son 10-15 yıldır mevcut kıdem tazminatı uygulamasının değişeceği ve başka bir sistemin getirileceği mevcut iktidar tarafından sıklıkla dile getirilmektedir. Son günlerde de konu gündeme gelmiş ve bu tartışma yeniden alevlenmiştir.
Bu yazımızda mevcut kıdem tazminatı ve getirilmek istenen sistemle ilgili uygulamaları karşılaştırmak ve sizlere bilgi vermek arzusundayız.
Geçerli olan 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14'üncü maddesine göre, çalışanlar aşağıdaki 7 halden biri gerçekleştiğinde kıdem tazminatı hak etmektedir:
- İşverenin haklı bir sebep olmadan işten çıkartması,
- İşçinin haklı bir sebeple işi bırakması,
- Erkek çalışanların askerlik için işi bırakması,
- Emekli olmak amacıyla işçinin işi bırakması,
- Emeklilikle ilgili diğer şartları tamamlayıp emeklilik yaşını evinde beklemek amacıyla işçinin işi bırakması,
- Kadın işçinin evlendikten sonraki bir yıl içinde işi bırakması,
- İşçinin ölmesi.

Bu belirtilen hallerden herhangi birisinin ortaya çıkması halinde, her çalışma yılına işçinin bir brüt maaşı tutarında kıdem tazminatı ödenir.
Kısacası mevcut kıdem tazminatı uygulamasında yukarıdaki hallerden birinin gerçekleşmesi halinde işveren kıdem tazminatını işçiye ödemekle yükümlüdür.

Peki, siyasi otoritenin getirmek istediği Zorunlu Kıdem Tasarrufu ve Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi ile işçinin kıdem tazminatını defaten alması mümkün müdür? Yeni sistemde uygulama nasıl olacaktır? Söz konusu düzenlemenin ne zaman yasalaşacağı belli olmamakla birlikte 2022 başında yürürlüğe gireceği dile getirilmektedir.
Mevcut Hükümet’in getirmek istediği zorunlu kıdem tasarrufu ve Tamamlayıcı Emeklilik Sistemiyle birlikte kıdem tazminatı uygulamasında yeni bir dönem başlayacağı muhakkaktır. İşçi ve işveren temsilcilerinin konuya yaklaşımları yakından takip edilecek ve belki de bu sistem hiçbir zaman uygulamaya sokulmayacaktır. Ancak biz yine de getirilmek istenen sistemle ilgili kamuoyuyla paylaşılan bilgileri aşağıda başlıklar halinde sizlere iletmek istiyoruz:

YENİ SİSTEM NASIL İŞLEYECEK?
2022 yılı başında yürürlüğe girmesi beklenen değişiklikle birlikte son 30 günlük brüt ücrete (yasal sınır göz önüne alınarak) tekabül eden kıdem tazminatının 19 günü (% 5.33 ) mevcut sistemdeki gibi işveren üzerinde kalmaya devam ederken, 11 gününün (% 3) ise Kıdem Tazminatı Fonu’nda birikmesi öngörülmektedir.
Emekliliği yakın olan çalışanlar yeni sisteme girmeyecekler. Ancak, 1 Ocak 2022’de işe yeni girenler Tamamlayıcı Emeklilik Sistemine zorunlu olarak girecek. Emekliliğine uzun süre olanlara da tercih hakkı verilecek.

KIDEM TAZMİNATI HAK ETME ŞARTLARI NASIL DEĞİŞECEK?
Mevcut hukuki düzenlemede kıdem tazminatını hak etmenin 7 koşulunu yukarıda saydık. Bu şartlar oluşması halinde işçi kıdem tazminatını almaya hak kazanmaktadır. Getirilmesi düşünülen sistemde ise bu şartlar değişmektedir. İşçinin ilk konut edinimi, evlilik (bir kereye mahsus), ağır hastalık ve işsiz kalınması (bir defaya mahsus/ sözleşmenin nasıl sona erdiği önemli olmayacak) sebeplerinden her biri için başvuru tarihi itibarıyla bireysel TES hesabında bulunan birikim tutarının yüzde 10’unu (ödeme oranı) geçmemek üzere nakit çekme hakkı getirilmektedir.
Bu durumda işveren feshi, işçinin haklı nedenle feshi, evlilik, askerlik, emeklilik nedenleriyle işçiler sadece yüzde 5,33 oranına karşılık gelen her bir tam yıla karşılık 19 günlük kıdem tazminatı alabilecek. 11 güne karşılık gelen yüzde 3’lük kısmı bu şartlar gerçekleştiğinde alınamayacak ve işçinin bireysel hesabında tasarruf edilecek.
60 YAŞI TAMAMLAYIP EMEKLİ OLAN KIDEM TAZMİNATINI NASIL ALACAK?
Mevcut hukuki düzenlemede kıdem tazminatını hak etmenin koşullarını yukarıda saydık. İşçi bu şartlardan birinin gerçekleşmesi halinde kıdem tazminatının tamamını nakit olarak almaktadır.
Getirilmek istenen sistemde çalışan, 60 yaşını tamamladıktan sonra emekli olmaya hak kazanabilecek. Talepte bulunanlara emeklilik hesabındaki birikimlerinin yüzde 25'ini geçmemek üzere defaten ödeme yapılabilecek. Ödeme oranı toplamı (emeklilik ve kısmi çıkış toplamı) yüzde 30'u geçemeyecek. Geri kalan tutar aylık olarak ödenecek. Emekliliğe hak kazanan katılımcıya, bireysel TES hesabındaki birikimlerin, programlı geri ödeme veya yapılacak yıllık gelir sigortası sözleşmesi kapsamında ödenmesi esas olacak.
ÇALIŞMA SÜRESİ 1 YILDAN AZ OLAN İŞÇİLERİN DURUMU NE OLACAK?
Bilindiği üzere mevcut uygulamada çalışılan iş yerinde çalışma süresi bir yıldan az olanların kıdem tazminatı hakkı bulunmamaktadır. Yukarıda belirttiğimiz üzere getirilmek istenen yeni sistemde ise kıdem tazminatının 30 günlük brüt ücretin 11 güne karşılık gelen yüzde 3’lük kısmı aylık olarak bireysel fon hesabına yatacağından işçi bir yıldan az çalıştığı işyerlerinde de birikim yapabilecektir.

İSTİFA EDEN ÇALIŞANLARIN DURUMU NE OLACAK?
Günümüzde istifa ederek işten ayrılan işçinin kıdem tazminatı hakkı bulunmamaktadır. Ancak getirilmek istenen sistemde kıdem tazminatına konu olan 30 günlük brüt ücretin 11 güne karşılık gelen yüzde 3’lük kısmı aylık olarak bireysel fon hesabına yatacak. Bu durumda istifa eden işçinin 19 günlük kıdem tazminatı yanarken, 11 günlük kısmı işçinin hesabında birikecek ve şartlar sağlandığında işçi çekme hakkını kullanabilecektir.

YENİ DÜZENLEME İŞVERENLERE FİNANSAL BİR YÜK GETİRİYOR MU?
Mevcut kıdem tazminatı uygulamasında yukarıda sayılı 7 şarttan birinin gerçekleşmesi halinde işverenin cebinden ödeme çıkmaktadır. Ancak yeni sistemde işveren, her ay işçinin SGK matrahı üzerinden limitler dahilinde yüzde 3 oranında bir tutarı nakit olarak işçinin bireysel fon hesabına yatıracak. Dolayısıyla işveren her ay çalıştırdığı işçiler için bireysel fon hesabına ödeme yapacağından finansal bir yük gelmesi kaçınılmazdır.

25 YAŞ ALTI VE 50 YAŞ ÜSTÜNDEKİ ÇALIŞANLARLA YAPILAN “BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMELERİ”
Kıdem tazminatı tartışmaları sürerken, ‘İstihdam kalkanı paketi’ adı altında Meclis gündemine getirilmesi planlanan yeni bir tasarıdaki 25 yaş altı ve 50 yaş üzeri çalışanlarla ilgili düzenleme dikkat çekmektedir. Yazımız baskıya hazırlanırken söz konusu tasarı hala yasalaşmamıştır. Bu tasarı da önümüzdeki günlerde oldukça tartışılacağa benzemektedir.
Söz konusu tasarının başlıklarını aşağıda paylaşmak istiyoruz;

- Ayda on günden az çalışan gençler için sigorta primi ödeme zorunluluğu kaldırılacak.
- Kısmi zamanlı çalışma, vergi istisnası ve prim desteğiyle teşvik edilecek.
- 25 yaş altı ve 50 yaş üstündeki çalışanlar için “belirli süreli” iş sözleşmesi yapmak kolaylaştırılıyor.
- Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışanlar, sözleşme süresi bittiğinde ihbar tazminatı ve kıdem tazminatı alamıyorlar. Sözleşmeleri yenilenmediğinde işe iade davası açamıyorlar.

Bir sonraki yazımızda bu konuyu daha detaylı inceleyeceğiz ancak sıcak bir gelişme olduğu ve yaklaşık olarak 4,5 milyon kişiyi ilgilendirdiği için sizlerle paylaşmakta fayda gördük.
Değerli okurlar, kıdem tazminatıyla ilgili mevcut uygulama ve getirilmek istenen yeni sistemi hatasıyla sevabıyla yukarıda ortaya koymaya çalıştık. Unutmamak gerekir ki kıdem tazminatı hem işçi hem de işveren için oldukça önemli bir güvencedir. Her ne kadar siyasi otorite mevcut kıdem tazminatı uygulamasını değiştirmek istese de gerek işçi gerekse işveren temsilcilerinin bu uygulamaya sıcak bakmadığını, karşı çıktıklarını yapılan açıklamalardan anlamaktayız. Yeni kıdem tazminatı uygulaması bu baskılarla torba yasadan çıkarılmıştır. Meclis Temmuz ayında tatile girecek, dolayısıyla düzenleme sonbahara kaldı gibi gözükmektedir. Söz konusu gelişmeleri yeni dönemde de yakından takip edeceğiz ve gelişmeler oldukça buradan sizlerle paylaşacağız.
Saygılarımla,